HÂRÛN ALEYHİSSELÂM


Results for "HÂRÛN ALEYHİSSELÂM"

Islamic Glossary

HÂRÛN ALEYHİSSELÂM

(Islamic Glossary) :
Kur'ân-ı kerîm'de adı geçen peygamberlerden.Allahü teâlâ kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:Selâm, Mûsâ ve Hârûn üzerine olsun. (Saffât sûresi: 120)(Mûsâ aleyhisselâma peygamberliği bildirilince) dedi ki: "Ve kardeşim Hârûn ise, lisânenbenden daha fasîhtir (Fasîh ve belîğ bir şekilde insanlara Hakk'ı, hakîkati anlatır). Onu banayardımcı olarak gönder ki, beni tasdîk etsin. Fir'avn ve kavminin beni yalanlamalarındankorkarım." (Allahü teâlâ buyurdu ki:) Senin bâzunu (bileğini) kardeşinle kuvvetlendireceğizve size düşmanlarınızın üzerine bir galebe ve üstünlük vereceğiz ki, onların zarârı sizeyetişmeyecek. Bu âyetlerimizle (mûcizelerimizle) onlara gidiniz. Siz ve size tâbi olanlar,(Fir'avn ve kavmine) gâlib geleceksiniz. (Kasas sûresi: 34, 35)Hârûn aleyhisselâm İsrâiloğullarına peygamber olarak gönderildi. Mûsâ aleyhisselâmınana-baba bir büyük kardeşidir. Mûsâ aleyhisselâmdan üç yaş büyüktür. Babasının ismi İmranolup, Yâkup aleyhisselâmın oğullarından Lâvî'nin neslindendir. Hârûn aleyhi sselâm, Mısır'dadoğdu. Mûsâ aleyhisselâmın en yakın yardımcısı ve vezîri idi. Çocukluğu ve gençliği Mısır'dageçti. Allahü teâlâ Mûsâ aleyhisselâma Tûr dağında peygamberlik emrini bildirince, Hârûnaleyhisselâma da peygamberlik verdi. Mûsâ aleyhisselâmla birlikte Fir'avn ve kavmini îmânadâvet ettiler. Fir'avn îmâna gelmedi. Mûsâ ve Hârûn aleyhimesselâma inananlara zulüm veişkence yaptı. Mûsâ ve Hârûn aleyhimesselâm İsrâiloğullarını Fir'avn'ın zulmünden kurtarmakiçin çırpındılar. Mûsâ aleyhisselâm, Hârûn aleyhisselâm ve İsrâiloğulları birlikte Mısır'danayrıldı. Kızıldeniz'den yürüyerek Sinâ Yarımadasına geçtiler. Onları tâkib eden Fir'avn veaskerleri denizde boğuldular. Mûsâ aleyhisselâm ve İsrâiloğulları Tîh çölüne geldikleri sırada,Mûsâ aleyhisselâm Allahü teâlânın emriyle Tevrât-ı şerîfi almak üzere Tûr dağına gitti. KardeşiHârûn aleyhisselâmı yerine vekîl bıraktı. Mûsâ aleyhisselâm, Tûr'da iken Hârûn aleyhisselâmıdinlemeyen İsrâiloğulları, Sâmirî adında bir münâfığın (iki yüzlü kâfirin) hîlelerine kapılarak,altın buzağı heykeli yaparak ona taptılar. Mûsâ aleyhisselâm Tûr dağından dönüşte kavmininaltın buzağı heykeline taptıklarını görünce, üzüldü. Bu hâlin sebebini Hârûn aleyhisselâmasordu. Hârûn aleyhisselâm da İsrâiloğullarının kendisini dinlemediklerini ve öldürmekle tehdîtettiklerini, Sâmirî adında birisine uyarak bu yola saptıklarını bildirdi. Mûsâ aleyhisselâm,Sâmirî'ye bedduâ etti ve İsrâiloğullarına tövbe etmelerini bildirdi. İsrâiloğulları tövbe edipTevrât'ı kabûl ettiler. Bu mücâdeleler sırasında Hârûn aleyhisselâm da Mûsâ aleyhisselâmlabirlikte gayret etti. Allahü teâlâ İsrâiloğullarına kırk sene Tîh sahrasından çıkmamak üzere cezâverdi. Bu kırk senenin sonlarına doğru, Hârûn aleyhisselâm M ûsâ aleyhisselâm'dan önce vefâtetti. Kabrinin nerede olduğu husûsunda çeşitli rivâyetler vardır. (Taberî, İbn-ül-Esîr,Nişâncızâde)